'Citizen Kane', sinema tarihinin en önemli filmlerinden biri olarak kabul edilir. Orson Welles'in yönettiği ve başrolünde yer aldığı bu film, zengin medya patronu Charles Foster Kane'in hayatını ve onun ölümünden sonra geçen süreyi anlatır. Film, yenilikçi anlatım tarzı ve sinematografik teknikleriyle dikkat çekerken, birçok sinemacıya ilham vermiştir. Welles'in 25 yaşında ilk uzun metrajlı film olarak karşımıza çıkan bu yapıt, eleştirmenlerden tam not almayı başarmış ve günümüzde de birçok sinema okulunda ders malzemesi olarak kullanılmaktadır. 'Citizen Kane', yalnızca bir film değil, aynı zamanda sinemaya dair önemli bir çalışma olmuştur.
Filmin başrolünde Orson Welles, Charles Foster Kane karakterini canlandırıyor. Welles, yalnızca bir aktör değil, aynı zamanda filmin yönetmeni ve yapımcıdır. Ayrıca filmde Dorothy Comingore, Kane'in ikinci eşi Susan Alexander'ı, Joseph Cotten, Kane'in gerçek dostu Jedediah Leland'ı oynuyor. Agnes Moorehead, Kane'in annesi Mary Kane'i ve Ruth Warrick, Kane'in ilk eşi Emily Norton'ı canlandırır. Bu güçlü performanslar, filmdeki karakterlerin derinliğini ve karmaşıklığını artırıyor. Her oyuncu, karakterinin yaşadığı çatışmaları ve duygusal durumlarını ustalıkla yansıtmaktadır.
'Citizen Kane', zenginliğin ve gücün mutluluğu getirmediğini vurgulayan bir hikaye sunar. Filmin ana teması, insana dair hayalleri, kayıpları ve özlemleri sorgulamakla ilgilidir. Kane, hayatında sahip olduğu her şeyi elde etmesine rağmen, içindeki boşluğu bir türlü dolduramaz. Film, bireyin toplum içindeki yalnızlığını ve kişisel tatminsizliğini gözler önüne seriyor. Welles, izleyicide derin düşüncelere yol açan ve toplumun üst sınıflarının yüzeyselliğini eleştiren bir anlatım sunuyor. Alt metin olarak, aşk, güç ve ihanet temaları işlenirken, aynı zamanda insanın gerçek mutluluğu bulma arayışı da önem kazanır.
'Citizen Kane', yenilikçi kamera açıları ve derinlikli alan kullanımıyla dikkat çeker. Filmin sinematografisi, Gregg Toland tarafından yaratılmıştır ve film boyunca kullanılan high-contrast görüntüler, karakterlerin psikolojik durumlarını vurgular. Çekimlerdeki geniş açılar, seyirciye karakterlerin yalnızlıklarını hissettirirken, tıkanmış mekanlar da Kane'in hapsolmuşluğunu simgeler. Sıra dışı kesimler ve zaman sıçramaları ile hikaye akışı dinamik bir yapı kazanır.